Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesinin ardından Osmanlı Devleti önce İtilaf Devletleri ile birlikte olmaya niyetlendiyse de, İtilaf Devletleri’nin bu birlikteliğe sıcak bakmaması nedeniyle Osmanlı kendisini Almanya’ya doğru yönlendirdi. Ve 2 Ağustos 1914 yılında yapılan gizli bir antlaşma ile Alman-Türk ittifakı kesinleşti. Bu tarihten sonra, güvenliği açısından seferberlik ve silahlı tarafsızlık ilan eden Osmanlı Devleti 10 Ağustos 1914’te İngiliz donanmasından kaçan Goeben ve Breslau adlı Alman savaş gemilerinin boğazlardan geçmesine izin verdi ve diğer gemilerin boğazlardan geçmemesi için boğazları kapattı. Goeben ve Breslau’ ın boğazlardan geçmesi itilaf devletlerinin tepki göstermesine neden oldu. Bunun üzerine Osmanlı Devleti bu iki gemiyi daha önce İngilizlere sipariş ettikleri ve hatta parasını ödedikleri halde alamadıkları Sultan Osman ve Reşadiye gemilerinin yerine aldıklarını açıkladı. Böylece Yavuz ve Midilli adı verilen bu iki gemi Osmanlı Donanması’na katılmış oldu. Yavuz ve Midilli’nin içinde bulunduğu on bir parça gemiden oluşan Osmanlı filosunun, Amiral Souchon komutasında 29 Ekim 1914 günü Karadeniz’e açılmasıyla aslında Osmanlı fiilen savaşa girmiş bulundu. Bu gemilerin 29 Ekimde Odessa, Sivastopol, Novorosisk’i bombalamasıyla, Rusya 1 Kasım 1914’te Osmanlı Devleti’ne resmen savaş ilan etti. İki gün sonra 3 Kasım 1914’te sabah saat 06.50’ de İngiliz ve Fransız birleşik donanması Çanakkale Boğazı girişinde yer alan tabya ve bataryalarımızı yoğun bir bombardımana tutu. Yapılan bombardıman sonucunda Seddülbahir Kalesi’nde 81 er ve 5 subayımız şehit düştü. Yaşanan bu olaylar Çanakkale Muharebeleri’ ne zemin hazırlamış oldu.
Yenilmez Armada Toplanıyor
Dünya’nın dört bir yanından gelen güçlü savaş gemilerinden oluşan birleşik filonun kendilerine bu ismi vermelerinin gerçekten haklı sebepleri vardı. Filoyu oluşturan gemiler, o dönemin teknolojisine bakıldığında üst düzey ve çok güçlü gemilerden oluşmaktaydı. Girdikleri muharebelerde de dayanıklılıkları, ateş güçleri, hareket kabiliyetleri bakımından çok üstün özelliklere sahiptiler.
Amiral Carden 11 Ocak tarihli raporunda on iki muharebe gemisi, üçü ağır olmak üzere altı kruvazör, on altı muhrip, on iki mayın tarayıcı ve altı denizaltı gerekeceğini bildirmişti. Birleşik Filo’yu oluşturan İngiliz savaş gemileri; Inflexible, Lord Nelson, Agamemnon, Triumph, Swiftsure, Cornwallis, Canopus, Albion, Ocean, Vengance, Majestic ve Prince George idi. (Bunların çoğu 305’lik 10 topa ve 152’lik 12 topa sahipti.) Fransız savaş gemileri ise; Suffren, Bouvet, Gaulois ve Charlemagne idi. (Bunlar 305’lik toplarıyla istihkâmları tahrip görevine tayin edilmişlerdi.) İstediği bu gemilere ilaveten, emrine yeni hizmete girmiş olan Irresistible ile Queen Elizabeth zırhlıları da verilecekti.
Yenilmez Armada’ nın en güçlü savaş gemisi olan Queen Elizabeth I. Dünya Savaşı için 21 Ekim 1912 yılında Portsmount Tersanesi’nde yapılmaya başlandı ve 16 Ekim 1913’te yapımı tamamlandı. 27.500 ton standart, 36.500 ton tam yük kapasitesine sahip olan bu geminin uzunluğu 196,82 metreydi. Geminin toplam insan alma kapasitesi 950-1300 kişi arasındayken, saatte aldığı yol 44 kilometreydi. Ocak 1915’te hizmete giren Queen Elizabeth savaş gemisinin bayrak numarası 00’dı. Bu gemi, 1915 yılındaki deniz kuvvetinin içinde yer alan süper-dretnot adlı sınıfta bulunmaktaydı. Sekiz adet 380 mm’lik toplara sahipti. Böyle etkili topları bulundurması bu savaş gemisini muharebe için çok değerli kılıyordu. Dünya’nın en büyük savaş gemisi sayılan Queen Elizabeth saldırıya liderlik yapması için inşa edildi. 15 inç’lik silahlarıyla 30 km menzile 890 kg mermi atabilen bu gemi başlı başına göz korkutucu bir güçtü. I. Dünya savaşı için tasarlanan bu gemi daha önce hiçbir görev almamıştı.
Çanakkale Deniz Harekâtında Queen Elızabeth
Şubat ortalarında Amiral Carden, Londra’da düzenlenip sıraya konulan ve zincirleme olarak birbirini takip eden toplam yedi harekâttan oluşan bir plana uygun olarak, Çanakkale Boğazı’nı zorlamak için hazırlıklarda bulunmaya davet edildi. 4. aşamasında terk etmek zorunda kaldıkları geniş programın aşamaları şu şekildeydi:
- Deniz cephesini susturmak.
- Girişteki mayınları toplamak.
- İç istihkâmlara taarruz. (Kilitbahir ile Çanakkale arasındaki Narrows mevkiini savunan istihkâmlara kadar.)
- Kilitbahir ile Çanakkale arasındaki Narrows mevkiini savunan istihkâmları yıkmak ve tahrip etmek.
- Narrows’ dan ileride bulunan mayınları toplamak ve istihkâmları tahrip etmek.
- İngiliz-Fransız donanmasını Çanakkale’ den geçirmek.
- Marmara Denizi’nde harekât.
Bu program, takip için müttefik kuvvetlerini birbirini izleyen on dördü İngiliz olmak üzere savaş hattındaki on sekiz gemisine bildirildi. Filoyu oluşturan bütün bölükler bu suretle artınca onlar için bir demirleme mevkii olarak, Skyros adasının kuzeyinde, Bozcaada’ da tenha bir yer olan ve derinliği oldukça fazla olan güzel Trébouki limanı kabul edildi. Ve Çanakkale Boğazı’nı zorlayacak olan filo 18 Şubat akşamı buradan demir alarak yola koyuldu.
Boğazın Suları Isınmaya Başlıyor
19 Şubat 1915
Yaklaşık 4 asır boyunca dünya denizlerinde en güçlü olan ülke İngiltere, Çanakkale Boğazı’na ilk kez saldırmamıştı. 1915’ten tam 108 sene önce, İngiliz Donanması yine Çanakkale önlerindeydi. Üstelik bu kez boğazı geçerek Marmara’ ya girmeyi ve İstanbul önlerinde boy göstermeyi başarmıştı. Kendilerince bu başarılarının üzerine 108 yıl sonra tekrar aynı başarıyı elde edebileceklerine inanarak saldırı için 19 Şubat 1915 gününü seçmişlerdi. Birleşik Filo’nun plana uygun ilk hareketi 19 Şubat 1915 günü başlatıldı. Plana göre boğazı zorlama harekâtının ilk aşamasında dış tahkimatın yani Anadolu Yakası’ndaki Kumkale ve Orhaniye tabyaları ile Avrupa Yakası’ndaki Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarının imha edilmesi öngörülüyordu. 19 Şubat’taki birleşik filodaki 1. grupta bulunan gemiler; Agamemnon, Queen Elizabeth, Inflexible, 2. grupta; Vengeance, Albion, Cornwallis, Irresistible, Triumph ve Fransız gemilerinden oluşan 3. grupta ise Suffren, Bouvet, Charlamagne yer almaktaydı. Sabah 09.50′ de başlayan harekâtın ilk bölümünde tabyalarımıza ateş açılmıştı. Birleşik filonun 7,5 saat süren bu taarruzu başarılı sonuçlanmadı. 19 Şubat’taki saldırı planında yer alan Queen Elizabeth savaş gemisi saldırı anında görev almamış, atış yapmamıştı.
25 Şubat 1915
25 Şubat günü birleşik filo Bozcaada’dan sabah 05.00’da ayrıldı. Saat 09.45’e geldiğinde donanma mevkiini almıştı. Queen Elizabeth savaş gemisi saat 10.13’te Mehmetçik Burnu’nun güneydoğusuna demirledikten sonra hemen Seddülbahir Tabyası’ na ateşe başladı İlk kez 25 Şubat’ta görev alan Queen Elizabeth 10.600 yarda (yaklaşık 9,7 km.) demirledikten sonra ateşe başladı. Queen Elizabeth saat 11.00’a kadar Ertuğrul tabyasını dört kez ve öğlene kadar beş kez daha vurdu. 11.25’e gelindiğinde Queen Elizabeth Seddülbahir’de bir topu başarıyla vurmuş ve diğerini hasara uğratmıştı.
5 Mart 1915
5 Mart 1915’te iç bölgedeki tahkimatın bombardımanı başladı. Queen Elizabeth ve onu koruma görevi alan Prince George muharebe gemisi, o gün öğleye doğru Kabatepe’nin 2,5 mil Lodos yönünde yerlerini aldılar. Saat 12.15’te; Yıldız Tabyası gerisine birkaç dakika arayla olmak üzere iki mermi, bir süre sonra da Rumeli Mecidiye Tabyası önünde denize bir mermi düşer, 15 dakikalık aralıkla da birçok merminin bu tabyaya düştüğü görülür. Queen Elizabeth’in rahat ateş etmesine karşı ateşleriyle engel olması için Kumtepe yöresindeki sahra bataryasına emir verildi. Böylece batarya, ateşin bir kısmını üzerine çektiği gibi, Queen Elizabeth üzerinde 17 isabet sağlamış, ancak herhangi bir hasara yol açamamıştı. Queen Elizabeth, saat 15.45’ te ateşlerini Namazgâh Tabyası’ na kaydırdı.
6 Mart 1915
6 Mart günü Queen Elizabeth Kabatepe önlerine demirledi ve saat 12.30’ da Çanakkale çevresindeki tabyaları topa tutu. 15 inç’ lik büyük mermiler isabet ettikçe, tabyalarda ağır hasarlar oluştuğu görüldü. Bombardıman Çimenlik Kalesi’ne yöneltilen bombalarla başladı. Çimenlik’ te 2 adet 35,5 santimlik Krupp topunun yanı sıra 24 ve 20 santimlik toplar ve havan topları bulunuyordu. Bu, Narrows’daki en güçlü tabyalardan biriydi. Queen Elizabeth, kıyıdan açılan ateşle altı kere vurulmadan önce sadece bir kez ateş edebildi ve 1830 metre açığa çekilmek zorunda kaldı. Bu yeni konumunda üç kez daha vuruldu ve kıyıdan uzaklaşmaya devam ederek, hedefinden 19200 metre uzağa gitti.
7 Mart 1915
7 Mart günü Queen Elizabeth savaş gemisi merkez savunmasını kırmak için kullanıldı. Bu gemi o gün Saroz Körfezi’nde temizlenmiş bir sahada demirleyerek deniz uçaklarının da yardımıyla Kilitbahir savunma odaklarını ateşe aldı. Türk seyyar bataryalarından yapılan atışlar düşman gemisini taciz etmeye başlayınca, gemi atışını durdurmak zorunda kaldı.
8 Mart 1915
Kaderin birçok cilvesinden biri olarak, Queen Elizabeth boğaza ilk kez 8 Mart’ta, Narrows’ daki tabyalara ateş açmak amacıyla girdi. Şans eseri İngiliz Donanması’nın gururu boğazda fazla ilerlemedi ve böylece yeni döşenen mayınlardan kurtuldu. Kötü ışık ve yer tespiti zorluğu nedeniyle Queen Elizabeth, Rumeli Mecidiye’ ye odaklandı. Yalnızca bir etkili vuruş yaptıktan sonra 15.30’da geri çekildi. Bu aşamada, bayrağını Queen Elizabeth’de dalgalandıran Amiral Carden, tabyaların bombalanmasına birkaç gün ara verilmesini kararlaştırdı.
“GİTTİLER, GEÇEMEDİLER, GEÇEMEYECEKLER.”
İngiliz ve Fransız gemilerinden oluşan, o dönemin en büyük deniz gücü, üç filo olarak sabah saat 8.30′ da Çanakkale boğazına girdi. Bu donanmanın ilk grubunu oluşturan filoda Queen Elizabeth, Agamemnon, Lord Nelson, Inflexible gemileri bulunurken ikinci grupta Gaulois, Charlamagne, Bouvet, Suffren yer almaktaydı. Üçüncü grubu ise Vengeance, Irresistible, Albion ve Ocean oluşturuyordu. Katılanlardan birinin bildirdiğine göre, “Hiçbir insani kuvvet, bu görkem ve güce dayanmaz gibi görünüyordu.”
Boğazda Zor Anlar
İngilizler ve Fransızlar zayıf Türk savunmasını kolayca susturarak Boğaz’ı kolayca geçebileceklerini umuyorlardı. Bu umut ve güvenle 18 Mart 1915 günü saat 10.10′ da ilk savaş gemileri boğazda ilerlemeye başladı. İngilizlerin en ihtişamlı savaş gemileri olan Queen Elizabeth batıdaydı. Queen Elizabeth’in o günkü görevi Anadolu Hamidiye tabyasını bombardıman etmekti. 11.28′ de Queen Elizabeth Anadolu Hamidiye’ye uzun menzilli saldırısını başlattı ve sonra Çimenlik’e saldırdı. Bir saatlik bombardımandan sonra, 12.15′ de Fransız gemilerine kuşatmaları emredildi. Queen Elizabeth, Türk tabyaları tarafından üç kez vuruldu ve çekilmek zorunda kaldı.
18 Mart, müttefik donanması için yenilginin tarihiydi. Saatler 17.00’yi gösterdiğinde her tarafı cehennemi bir ateş içinde bırakarak boğazı geçmeyi tasarlayan düşman armadası, kuvvetinin üçte birini kaybederek, savaş meydanından mağlup ve perişan olarak geri dönüyordu. Felaket karşısında Amiral de Robeck deniz saldırısını durdurmak zorunda kalmıştı. 7,5 saat süren boğaz muharebesi sonucunda savaşa katılan donanmadaki büyük gemilerden üçü (Bouvet, Irresistible ve Ocean) batırılmış, üçü de (Gaulois, Suffren ve Inflexible) uzun bir süre için saf dışı bırakılmıştı. Tabyalar ağır hasar almışsa da onarımları yapılabilirdi. Ancak, Bouvet, Ocean ve Irresistible battıkları yerden çıkarılamazlardı. Filo geriye çekilirken boğazın gerçek savunucusu olan boğazın incileri, mayınlı alanlar olduğu gibi kalmıştı. Böylece yenilmez zannedilen düşman yenilmiş, İstanbul kapıları kapatılmıştı. Bu düşman donanmasını boğazdan geçmesini önleyen, aynı zamanda kara savaşlarının başlangıcını teşkil edecek, İstanbul’un işgalini, dolayısıyla vatan topraklarının düşman çizmeleriyle ezilmesini engelleyecek büyük bir zaferdi.
Büyük Savaştan Sonra Queen Elizabeth
18 Mart 1915 yılında yaşanan Çanakkale Boğaz Muharebesi’nin sonucunda, müttefik donanması adına savaşa liderlik yapan Queen Elizabeth savaş gemisi çok büyük hasarlar almamıştır. Queen Elizabeth, en son 1941 yılında II. Dünya Savaşı’nda yerini almıştır. İkinci Dünya Savaşı’nda savaş gemileri, hava gücünün karşısında değerini biraz da olsa yitirmiştir. Ve diğer savaş gemilerine göre bu gemi eski ve demode kalmıştır. II. Dünya Savaşı’nda çok büyük saldırılara maruz kalan Queen Elizabeth, 35 yılın sonunda 1948 yılında parçalanarak akıbetine ulaşmıştır.
KAYNAKÇA
- RUDENNO, Victor(2009), Gelibolu Denizden Saldırı, ODTÜ Yayıncılık, Ankara
- SEDAD, Mirliva (2008) ,Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi, E Yayınları, İstanbul,
- VELED, Emile (2007), Çanakkale’de Fransız Donanması, IQ Kültür Sanat Yayıncılık, İstanbul
- BAŞARIN, Vecihi ve Hatice Hürmüz, Çanakkale Boğazı’nın Derinliklerinde, ?,?,?
- DUMAN ,Murat, Çanakkale ve Gelibolu Destanı, ?,?,?
- BARIŞ Yusuf İzzettin(2000), Çanakkale Savaşları Mehmetçiğin “Fedakârlığı, Vatanseverliği ve İnsanlığı”
- Çanakkale Boğaz Komutanlığı(2008), Çanakkale Deniz Savaşları 1915, İstanbul: Deniz Basımevi Müdürlüğü
Leave a Comment
You must be logged in to post a comment.