5. Sayı - Şehit'ten Kale'ler Şehit'ten Kale'ler

Esat Paşa

Written by ÇSATT

Yıldız Arar / Türkçe Öğretmenliği

2008-Haziran sayımızda yer alan bu yazıya emek veren ve hazırlayan üyemize teşekkür ediyor, kalemine sağlık diyoruz.
İyi okumalar…

Balkan Savaşları’nda özellikle Yanya Kalesi’ni savunmasıyla tanınan Esat Paşa’nın Çanakkale Savaşları esnasında gösterdiği mücadelenin önemi büyüktür. İtilaf Devletleri’ne karşı verilen mücadelede savaşın kaderini belirlemede çok önemli bir yere sahiptir.

Esat Paşa 18 Ekim 1862’de Yanya’da doğmuştur.” Yanyalı Mehmet Emin Efendi’nin oğlu olan Esat Paşa, Taşkent’ten göç eden bir ailenin çocuğudur. İlk ve Ortaokul öğrenimini Yanya’da tamamlayıp, 1884’te Harp Okulu’na girmiş ve 1887’de bu okulu birincilikle bitirmiştir. Bir müddet Harp Akademisi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan Esat Paşa 1890’da Almanya’da aldığı staj eğitiminden sonra yüzbaşı olarak İstanbula gelmiş ve Genelkurmay’da görev almıştır. 1897’de Albay’lığa yükselmesinin ardından harp okulunda eğitici olarak görev yapmış, 1901’de Tuğgeneral, 1906’da Tümgeneral’liğe yükselmiştir. 1911’de 5. Nizamiye Tümeni, bir müddet sonra Tekirdağ 2. Kolordu Komutanlığı’na atanmış ve 12 Temmuz 1914’te de İşkodra Mürettebat Komutanlığı’nda görev almıştır. Çanakkale’de – kara savaşlarının başlamasıyla birlikte Nisan 1915’te 3. Kolordu Komutanı olarak Arıburnu Grubu Komutanlığı’na tayin edilmiştir. Sorumluluğu altında ise Yarbay Zodenstern komutasındaki 5. Tümen, Albay Halil Sami Bey komuta -sındaki 9. Tümen ve Yarbay Mustafa Kemal’in komutasındaki 19. Tümen bulunmaktadır.

18 Mart deniz muharebelerinde emellerine ulaşamayan itilaf Devletleri Kara Savaşları için tüm hazırlıklarını yaptıktan sonra 25 Nisan 1915 sabahı Anadolu ve Rumeli yakalarına çıkarma yaparlar.” Asıl çıkarma bölgesi olarak Seddülbahir ve Kabatepe Bölgesi’ni belirlemişlerdir. Fakat akıntının etkisiyle Avustralya ve Yeni Zelanda askerlerinden oluşan Anzac Birlikleri Kabatepe’nin kuzeyinde bulunan Arıburnu sahillerine çıkarlar. Bu birliklerin hedefi Boğaz’ın en dar yerindeki tabyaları ele geçirip boğazı kendi donanmalarına açık hale getirebilmektir. İtilaf Devletleri bunlarla uğraşırken Gelibolu Jandarma Karar-gahı tarafından, Gelibolu’daki 3. Kolordu Karargahr’nda bulunan Esat Paşa’ya Seddülbahir ve Arıburnu Bölgeleri’nde düşman gemilerinin bombardımana giriştikleri çıkarmaya benzer bir harekatın olduğu ve on dokuz parçadan oluşan bir gemi kafilesinin karaya doğru yaklaştığı haberi verilir.” Bunun üzerine Esat Paşa 3. Kolordu Komutanlığı’nca Gelibolu çevresindeki bütün birlikleri uyarır ve harekete geçirir. Esat Paşa’nın erkenden karar almasının sebebi güneyden aldığı raporun neticesinde düşmanın ne yapacağını tahmin edebilmiş olmasıdır.

Çıkarma başladıktan sonra düşman askerleri ilerleme çabasındayken, Türk askeri de ilerleyen birlikleri durdurma çabasındaydı. Çıkarma sonrası ve Mayıs ayında Arıburnu Cephesi’nde şiddetli çarpışmalar yaşanır. 8 Haziran’da düş man cephesini dürbünüyle gözetleyen Esat Paşa siperlerin bir kısmında flamaya benzer bir takım sırıkların sağa sola sallandığını görür. Bunların gözetlemeye yarayan aletler olduğunu anlayınca aynısından elli tane yaptırır. Saldırılar 18 Haziran’a kadar devam etmiştir.

Temmuz ayına gelindiğinde Türk siperlerine saldırmaya devam eden itilaf Devletleri bir sonuç alamamalarına karşın Türk kuvvetleri Gelibolu Yarımadası’nın güneyinde ve kuzeyinde olmak üzere iki bölgede taarruza geçerler. Conkbayırı olarak bilinen bu taarruz alanında Kuzey Bölgesi’nde Esat Paşa, kardeşi Vehip Paşa ise Güney Bölgesi’nde görev almaktaydı.

8 Ağustos’ta düşman birlikleri Conkbayırı’nı ele geçirmiştir. Bu tarihte 8. Tümen Kemalyeri’nde bulunan Esat Paşa’nın emrine verilmiştir. Ayrıca Cemil Conk Paşa’nın emrindeki birliklerde buraya takviye edilmiştir. Durumun son derece ciddiyetini anlayan Esat Paşa’nın Kolordu Kurmay Başkanı Fahrettin Bey’in önerisi üzerine Mustafa Kemal Paşa Anafartalar Grup Komutanlığı’na atanır. Albay Mustafa Kemal görevi devralmasıyla birlikte düşmanı geri püskürtmüş ve kayıplara uğratmıştır.“ Bu başarıda Kuzey Grubu Komutanı Esat Paşa’nın yapmış olduğu atamaların da önemi büyüktür.

Esat Paşa Çanakkale Savaşları’ndan sonra 1917’de Doğu ve Batı Cephesi’nde incelemeler yapmak için Berlin’e gitti. 1918’de yurda döndüğünde Bandırma’da 5. Ordu Komutanlığı’nda görev aldıktan sonra 1919’da emekliye ayrılmıştır. 1952’de İstanbulda vefat etmiştir.

Sonuç olarak, kesin gözüyle baktıklan, geçeceklerini umdukları Boğaz’ı geçemeyen itilaf Devletleri büyük bir hayal kırıklığıyla geldikleri gibi geri döneceklerdir. Bu muharebenin kazanılmasında Türk milletinin kaderini belirleyen komutanlardan Esat Paşa, Mustafa Kemal ve Cevat Paşa’nın önemi çok büyüktür bu vatanın elimizde kalmasının en büyük mimarları olmasındaki payları şüphesizdir.


KAYNAKÇA

  • BÜLKAT, Esat, ESAT PAŞA’NIN ÇANAKKALE ANILARI, Yayınlayan: İhsan lgar, Baha Matbaası, İstanbul, 1975.
  • NUTKU, Emrullah, ÇANAKKALE’NİN ŞANLI TARİHİNE BİR BAKIŞ, Özyurt Matbaası, İstanbul, 1997.
  • CONK, Cemil, ÇANAKKALE CONKBAYIRI SAVAŞLARI, Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti Harp Tarihi Dairesi Yayınları, Ankara 1959.
  • BARIŞ, Y. İzzettin, ÇANAKKALE SAVAŞLARI, Şen Matbaa, Ankara 2000.
  • ATATÜRK, M. Kemal, ANAFARTALAR MUHAREBATINA AİT TARİHÇE, Yayınlayan: Uluğ iğdemir, T.T.K. Basımevi, Ankara 1990.
  • GÖRGÜLÜ, İsmet, ON YILLIK HARBİN KADROSU 1912-1922, BALKAN-BİRİNCİ DÜNYA VE İSTİKLAL HARBİ, T.T.K. Basımevi, Ankara 1993.

About the author

ÇSATT

Biz geçmişten geleceğe kurulmuş bir köprüyüz.
Biz 1915’te canlarını feda eden kahraman Türk askerinin torunlarıyız.
Biz Seyit Onbaşı, Yahya Çavuş, Cevat Paşa’yız.
Biz Çanakkale’yiz.
Biz ÇSATT’ız.

Leave a Comment