GELİBOLU ŞEHİTLİK ZİYARETİ

“Çanakkale 1915 Ruhu”nu hissetmek ve hissettirmek için geleneksel olarak düzenlediğimiz Gelibolu Şehitlik Ziyareti’ni 2021-2022 Güz Dönemi’nde bugün (21.11.2021) gerçekleştirdik. Etkinliğimiz sabah 09.15’te Kilitbahir feribotuna binilerek başladı. Sabahın en güzel saatlerinde Necmettin Halil Onan’ın yazdığı “Bir Yolcuya” şiirinin “Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın bu toprak, bir devrin battığı yerdir.” dizeleri bizleri selamladı. Gelibolu topraklarına ayak bastıktan sonra hep birlikte Namazgah Tabyası’na yürüdük. Çanakkale Boğazı’nın en dar noktasına yaptırılan ilk ve en büyük tabya olan Namazgah Tabyası, hem yapısıyla hem manzarasıyla bizi büyüledi. Topluluk Başkanımız burada 1.Dünya Savaşı’na zemin hazırlayan nedenlerden, Osmanlı Devleti’nin savaşa giriş sürecinden ve Çanakkale Cephesi’nin açılışından bahsetti. Ziyaretimizin ikinci durağı Seyit Onbaşı’nın adı ile özdeşleşen Rumeli Mecidiye Tabyası’ydı. Tabyadaki çimenlik alana oturduk ve Tarihi Alan Kılavuzu Zafer Bozoğlan’ın 18 Mart 1915 Deniz Muharebesi ve Seyit Onbaşı anlatımını dinledik. “Çanakkale Geçilmez” sözlerinin doğduğu bu destansı zafer, bizleri hem gururlandırdı hem de duygulandırdı. Ayrıca Seyit Onbaşı’nın savaştan sonra eve dönüş hikayesi bizleri çok etkiledi

Rumeli Mecidiye Tabyası’ndan sonra Soğanlıdere Şehitliği’ni ziyaret ettik. Anıtın hemen altındaki bölgede gerçek şüheda kabristanlığının çevrelenmesi ve burada savaş zamanında kurulu olan hastanelerde tedavi edilirken şehit olan askerlerimizin yatması, bizde bambaşka duygular hissettirdi. Özellikle burada anlatılan Doktor Kemal Bey’in dermanı onda olmasına rağmen yaralanan oğluna çare olamaması ve yüzlerce vatan evladını kendi öz evladı gibi görmesi gerçek bir “Çanakkale Ruhu”nun örneklerindendi. Ziyaretimizin dördüncü durağı ise Hilal-i Ahmer Hastanesi’ydi.  Cephe gerisindeki bir hastanenin tüm detaylarıyla canlandırıldığı bu noktada zamanda yolculuk yaptık. Ardından Hilal-i Ahmer Hastanesi’nden Şehitler Abidesi’ne yol aldık. Tüm coğrafyalardan gelen şehitlerimizin toplu bir şekilde göğe yükselişini temsil eden bu güzide yapı, anlamı ve görkemiyle hepimizi büyüledi. Burada Tarihi Alan Kılavuzu Zafer Bozoğlan, 25 Nisan Kara Muharebeleri’ni anlattı. Artık saat öğleni bulmuştu ve Alçıtepe’deki öğle yemeği molasından sonra ziyaretimize kaldığımız yerden devam ettik. Lone Pine Anıtı’nda otobüslerden inerek Kırmızı Sırt’a doğru Alay Marşı’nı söyleyerek yürüdük. Kırmızı Sırt’ta Topluluk Başkanımız ve Yönetim Kurulu Üyesi Melike Taş, 19 Mayıs 1915 Taarruzu’nu ve Lağım Muharebeleri’ni anlattılar. Eli kalem tutan gencecik askerlerden oluşan 2. Tümen’in büyük zayiatı, bizleri derinden etkiledi. Anlatım esnasında yeri geldi kendimizi onların yerine koyduk, yeri geldi onların hissettiklerini hissetmeye çalıştık. İçimizde büyük bir buruklukla otobüslere bindik. Ziyaretimizin yedinci durağı, yabancı kuvvetlerin ilk çıkarma gününde Arıburnu Cephesi’nde ilerleyen Anzak askerlerini ilk karşılayan ve geri püskürten Türk kuvvetlerinden 57. Alay’ı temsil eden 57. Piyade Alayı Şehitliği’ydi. Burada Topluluk Başkanımız ve Tarihi Alan Kılavuzu Zafer Bozoğlan, Bombasırtı Muharebeleri’ni ve Bombacı Mehmet Çavuş’u anlattılar. Buradan Çanakkale Kuzey Cephesi’nin en önemli tepesi olan Conkbayırı’na geçtik. Bu tepede Yarbay Mustafa Kemal’in “Size ben taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum!” emrini ve başarısını hatırladık. Topluluk Başkanımız ayrıca 1. ve 2. Anafartalar Muharebeleri’ni ve savaşın sonu olan tahliyeyi anlattı. Ziyaretimizin son durağı Anzak Koyu’ydu. Burada topluluğumuzun üyeleriyle “Gelibolu Şehitlik Ziyareti” etkinliğimizi değerlendirdik. Göz alıcı manzaraya karşı pek çok fotoğraf çektik ve teşekkürler ile etkinliğimizi sonlandırdık.