Hayatını milletine ve Türk ordusuna adamış, Mustafa Kemal Atatürk’le birlikte Türkiye Cumhuriyetinin iki mareşalinden birisi olan üstün yetenekli bir asker ve muharebe meydanlarının başarılı bir komutanı olan Mareşal Mustafa Fevzi Çakmak 12 Ocak 1876’da İstanbul Anadolu Kavağında dünyaya gelmiştir. Mareşalin babası, Osmanlı Ordularında topçu albayı olan Ali Sırrı Efendi, çocuklarının da kendisi gibi asker olmalarını istemiş ve başarılı da olmuştur; fakat oğullarından Muhtar Bey 1912 Balkan Savaşı’nda, Nazif Bey Çanakkale Savaşı’nda ve en küçük kardeşi olan Sami Bey ise askeri ortaokula devam ettiği sırada genç yaşta vefat etmişlerdir. Annesi ise Varnalı Hacı Bekir Efendi’nin kızı olan Hesna Hanımdır.
Rumelikavağı Mahalle Mektebi’nde öğrenimine başladı. “Soğukçeşme Askeri Rüştiyesi ve kuleli Askeri İdadisinde okudu. 1896’daHarbiye Mektebi’ni bitirerek Erkan-ı Harbiye Mektebi’ ne girdi. 1898’de Kurmay Yüzbaşı rütbesiyle orduya katıldı. 25 Aralık 1898 tarihinde Erkân-ı Harbiye’yi Umumiye Riyaseti 4.şubede görevlendirilmiş, burada 3 ay görev yaptıktan sonra 11 Nisan 1899 tarihinde Rumeli’de Kosova’ya bağlı Metroviçe kazasında 18.Nizamiye Tümeni Kurmaylığı’na atanarak ileride Türk Milleti için büyük başarılara imza atacağı ilk adımları atmıştır.
Balkan Savaşı başlangıcında Vardar Ordusu Harekât Şube Müdürü olarak bulunan Yarbay Fevzi (Çakmak) Paşa, 10 Mayıs 1913’ten itibaren Kurmay Başkanlığı’na yükselmiş ve başarılı askerî faaliyetlerine rağmen, 22 Haziran 1913’ten itibaren Türk Hâkimiyeti sona ermiştir. 1914 yılının sonunda Fevzi Bey’in yeni görevi merkezi Ankara’da bulunan 5. Kolordu komutanlığıdır ve 30 Nisan 1915 tarihinde ise Fevzi Bey Mirliva yani Tuğgeneral olmuştur.
İtilaf devletlerinin Çanakkale Boğazı’nı deniz yoluyla geçme hayalleri 18 Mart 1915 tarihinde Bouvet, Irresistable ve Ocean zırhlıları ile birlikte boğazın derin sularına gömülmüştür. Cepheyi boğazdan düşüremeyeceklerini anlayan itilaf devletleri kara harekâtı için hazırlıklara başlamış ve 25 Nisan 1915 tarihinde birçok noktaya gerek gösteri şeklinde gerekse asli olarak yaptığı çıkartmalarla 8 buçuk ay sürecek olan kanlı muharebeleri başlatmıştır. Kara savaşları başlamadan önce ordumuzu düzenlenme emrini veren Enver Paşa, Çanakkale Savaşları için 5. Ordunun kurulmasını sağlamış ve Alman Mareşal Liman Von Sanders’i ordunun başına geçirmiştir. Düşman karadan var gücüyle muharebeye girişmiş ve Türk Ordusu ağır kayıplar vermeye başlamıştı. Bu gelişmeler üzerine komutanı olduğu 5.Kolordu ile cepheye hareket emri alan Mirliva Fevzi Paşa 13 Temmuz 1915 tarihinde cepheye katılmıştır.
Bu arada Güney Grubu Komutanı Weber Paşa ayrılmış yerine 2’nci Ordu Komutanı Vehip Paşa atanmıştı. 2. Kerevizdere Muharebeleri sırasında Fevzi Paşa 5. Kolordu Komutanı olarak göreve başlamış, Yarbay Kazım Karabekir de 14’ncü Tümeniyle, 4’ncü Tümeni değiştirmişti. 8, 10 ve 13’ncü Tümenlerin de bu bölgeye gelmesiyle Türk savaş gücü artmış ve güven sağlanmıştı.
5. Kolordu’nun Kerevizdere’ deki 4’ncü Tümeni Albay Celal’in, 6’ncı Tümeni Kurmay Yarbay Şakir’in, 7’nci Tümeni de Kurmay Albay Halil’in komutasındaydı. 4. ve 7. Tümenler cephede 6. Tümen ise cephe gerisinde bekletilmekteydi. İkinci Kerevizdere Muharebeleri sırasında Seddülbahir kesimindeki 8’nci İngiliz Kolordusu komutanı General Hunter Westen 29, 42 ve 52.Tümenleri, Kraliyet Deniz Tümeni ve Seddülbahir’e çıkmakta olan 13. Tümen ile, Fransızlar ise General Bailland komutasında 1. ve 2. Tümenlerle muharebeye girişmişlerdir.
Kerevizdere muharebelerinde öteden beri ele geçirmek isteyip de başaramadıkları Alçıtepe’ye biraz daha yaklaşmayı planlıyorlardı. İngiliz ve Fransız birlikleri 12 Temmuz 1915 günü saat 4.30’da 4, 7 ve 11. Tümenlerimizin cephelerini karadan, denizden ve 14 kadar uçakla havadan bombardımana başlamıştı. Siperlerimize girmeyi başaran iki manga kadar düşman süngülenerek yok edildi. İngiliz tümenler başlangıçta biraz ilerleme kaydedip Türk himaye mevzilerine kadar girmeyi başardılarsa da oldukça kayıp vermişlerdi. Türk ihtiyat kuvvetlerinin kullanılmasıyla şiddetli ve kanlı muharebeler neticesi düşman çekilmeye başladı. 13 Temmuz sabahı saat 07.30’da İngilizler yine saldırdı ancak geri çekilmek zorunda kaldıkları gibi bir önceki gün aldıkları siperlerin bir kısmını da kaybettiler sadece Kerevizdere’ye hâkim sırtlarda bir hat tutabilmişlerdi. Sonuçta İngiliz ve Fransızlar bu muharebe de umduklarını bulamadılar. 5. Kolordu birliklerinin emir beklemeden süngü takıp Allah Allah sesleriyle kükremeleri gözleri yaşartan bir manzara oluşturuyordu. Bununla da yetinmeyip gece taarruzlarıyla bir kısım siperleri de geri aldılar. Bu muharebede 5’nci Kolordu’dan 29 subay, 984 er şehit düştü.
26 Temmuz 1915’te Kerevizdere bölgesinde 5. Kolorduya ait 121 sandık düşman bombardımanı sonucu ateş alarak infilak olmuş, bir gün sonra ise yine bombardıman sonucunda birçok hane yanmıştır.
Fevzi Paşa, 5. Kolordusu ile Çanakkale muharebelerine katıldığı günden itibaren sürekli İngiliz ve Fransız birliklerinin taarruzuna maruz kalmış ve tüm taarruzları yerinde müdahale ile püskürtmeyi başarmıştır. Savaş meydanında göstermiş olduğu başarılardan dolayı Harp Madalyası ile ödüllendirilmiştir.
Düşman Kirte istikametinde yapacağı taarruzlar doğrultusunda Alçıtepe’yi almayı planlıyor fakat Türk direnişi karşısında etkili olamıyordu. Ağustos ayından sonra düşman Arıburnu bölgesine ağırlık vermiş ve Arıburnu bölgesindeki birliklerimiz zor anlar yaşamaya başlamıştı. Bunu müteakiben 8 Ağustosta Mustafa Kemal Atatürk Anafartalar Grup Komutanı olarak atanmıştır. Bölgeye gönderilen 8. ve 4.Tümenlerle yetinmeyen Vehip Paşa 9 Ağustosta Fevzi Paşa’nın komutanlığında 5. Kolorduya ait 41. ve 28. Alayları bu bölgeye sevk etmiştir. Atatürk’ün deyimizle en zor beş gün dediği 6 – 10 Ağustos tarihleri arasında düşmanı püskürtmeye muvaffak olunmuş ve belki de düşmanın yurdumuzdan çekilmesini sağlayacak önemli bir başarıya imza atılmıştır.
Bu tarihten sonra Fevzi Paşa hem Kerevizdere bölgesinde hem de Arıburnu bölgesindeki birliklerini kontrol ediyordu. Her iki bölgede de başarılı olmuş ve düşman amacına ulaşamamıştır. 13 Ekim 1915 tarihinde 2. ordu karargâhını Keşan’a taşımış ve Fevzi Paşa komutasındaki 8.tümen de Keşan’a hareket etmiştir. Fevzi Paşa o tarihinden sonra bir süre Keşan’da bulunmuş, aynı zamanda da Çanakkale’deki birliklerini kontrol etmesini de bilmiştir. Gösterdiği üstün hizmetlerden ve başarılarından dolayı 14 Kasım 1915 tarihinde Gümüş İmtiyaz Madalyası ile taltif edilmiştir.
Aralık ayına kadar birliklerini Keşan’dan yöneten Fevzi Paşa, Atatürk’ün rahatsızlığından dolayı Cepheden ayrılmasıyla birlikte 6 Aralık 1915 tarihinde 5. kolordu komutanlığı kendisinde kalmak üzere, Anafartalar Grup Komutanlığına atanmıştır. Anafartalar Grup Komutanı olmadan önce Çanakkale’de kaldığı sürede Fevzi Paşa’nın karargâhı, bölgenin en önemli stratejik noktalarından olan ve düşmanın ele geçirmeye çalıştığı fakat bir türlü ele geçiremediği Alçıtepe’deydi. Fevzi Paşa Keşan’a gidene kadar Alçıtepe’deki karargâhında kalmıştır. Anafartalar Grup Komutanı olduktan sonra Çamtekke’deki Anafartalar Grup Komutanlığı karargâhına yerleşmiştir.
Aralık ayıyla birlikte kara kış kendini göstermiş, birçok asker cephede donarak hayatını kaybetmiştir. Siperler yağışın etkisiyle kapanmış ve savaşmak olanaksız hale gelmiştir. Bununla birlikte itilaf devletlerinin 5 ay denizden 8 buçuk ay da karadan yapmış olduğu taarruzlar sonuçsuz kalmış, istedikleri yerleri alamamışlardı. Binaenaleyh itilaf devletleri çekilme kararı almıştır.
Fevzi Çakmak’ın Anafartalar grup komutanlığı yaptığı süre içerisinde taarruz namına kayda değer bir olay yaşanmamıştır. Düşman kuvvetleri taarruz yapmamış fakat top atışları ile askerlerimizi yıpratmaya çalışılmıştır. Nihayet 20 Aralık 1915 tarihinde Arıburnu ve Anafartalar bölgesindeki düşman birlikleri tamamen geri çekmişlerdir. Çanakkale Muharebelerinde çok üstün başarıları görülen Mirliva Fevzi Paşa 26 Aralık 1915 tarihinde Alman Devleti tarafından ikinci sınıf Demir Salip Nişanı’yla taltif edilmiştir. Fevzi Paşa’ya ait tümenlerin bölgeden ayrılış tarihleri:
19. Tümen 19 Ocak 1916
15. Tümen 17 Ocak 1916
12. Tümen 16 Ocak 1916
7. Tümen 15 Ocak 1916
11. Tümen 9 Ocak 1916
9. Tümen 14 Ocak 1916
8. Tümen 13 Ocak 1916
Çanakkale cephesinin kapanmasından sonra doğu cephesinde İkinci Kafka Kolordusu kumandanlığına (7 Eylül 1916) arkasından Diyarbekir’ deki ikinci ordu kumandanlığına tayin edildi. (5 Temmuz 1917) Alçıtepe’de Fevzi Çakmak karargâhının bulunduğu yere 1941 yılında anısına anıt yapılmıştır. 3 Nisan 1921 tarihinde Orgeneralliğe (1’inci Ferik), 31 Ağustos 1922 tarihinde de Büyük Zaferin kazanılmasındaki yüksek hizmetlerinden dolayı Mareşalliğe terfi ettirilmiştir. 12 Temmuz 1922 – 3 Mart 1924 tarihleri arasında Genelkurmay Başkan Vekilliği, 3 Mart 1924’ten yaş haddinden emekli olduğu 12 Ocak 1944 tarihine kadar da Genelkurmay Başkanlığı yapmıştır. 10 Nisan 1950 tarihinde vefat etmiş ve İstanbul’da Eyüp Sultan Mezarlığı’nda toprağa verilmiştir.
Fevzi Çakmak hayatı boyunca Türk Milletine hizmet etmiş, ömrü savaş meydanlarında geçmiş bir askerdir. Öyle ki yaş haddinden emekliye ayrılmak zorunda kaldığında bile üzüntü duymuştur. Sayısız savaşların “Şahin Gözlü Kumandanı” olarak tanınan Mareşal Fevzi Çakmak, Gazi Mustafa Kemal’in sağ kolu olmuştur. Mareşal Fevzi Çakmak bugünkü Türk Ordusu’nun kurucusu, koruyucusu ve moral hocasıdır. Hayatı örnek alınacak bir insan olan mareşal 6 dil bilmesinin yanında geniş kültüre sahip, bilgisi, zekâsı, soğukkanlılığı, sabrı ve gayreti ve Allah’a inancı ile çok başarılı görevler yapmış ve Türk Milletinin daima gurur kaynağı olmuştur.
KAYNAKÇA
- Nilüfer HATEMİ, “MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK VE GÜNLÜKLERİ”, Stil, 2002
- Hayrullah GÖK,”MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK’IN ASKERİ VE SİYASİ FAALİYETLERİ”, Ankara Genel Kurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı, 1997
- A.Rahim BALCIOĞLU, “BÜYÜK MEHMETÇİK MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK” , İstanbul : Yuker, 1987
- http://www.canakkalesavaslari.net
Leave a Comment
You must be logged in to post a comment.